Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

4 Kasım 2010 Perşembe

"Aşk"

Pişmanlığın cehennemimde yanmaya hazır olsaydı şayet,nefretinin içimde bir volkan gibi büyemisine izin vermek istemezdim. Asla ama asla, ismini, içimde bir kinle yetiştirdiğim düşman ordusuna teslim etmezdim yüreğimde. Her esaretin doğal sonucudur özgürlük. Ölüm ya da yaşam farketmez ikiside bir sonun başlangıcı değil midir ne de olsa? Seni esaretim dahilinde mahkum ederken sevdama özgürlüğün bedelinin ikimiz içinde ağır olacağının farkındaydım aslında. İhanet affedilmez bir suç olsaydı eğer Tanrı tövbeyi var kılmaz. Kul tövbe kapısını aşındırmazdı günahları diz boyunu aşmış, boğazına yapışmışken. Hatalardan dönüş olmasaydı geriye eğer, derin sularda boğulmanın acısını duyardık hep. İnsan olmayı öğrenmenin, bir ben yaratmanın yolu değil midir tabelasında hatalar yazan bir okula kayıt yaptırmak her şeyi bilerek? Bu dünyada yanmayı seçmek öteki dünyada cehennem denen o ateşe bir hazırlıktır aslında. Şeytan, her aşkın ayrılık kısmında ağlayacak bir omuz aradığında yardıma her zaman hazır bir melek, unutmak adına girdiğin yolda en iyi çaredir bilirsin. Ama şeytana uymak şeytanla yaşamaktan daha da çok günahtır aslında. İşte bu küçücük nokta seni bir anlık heveslerin bağımlısı yaparken beni bu aşkın günah keçisi ilan edilmemin tek sebebi. Sevdanın sokağına girerken ilk başta gözün ışıl ışıl bir yol görsede, sokağın tam başında kaçırdığın "çıkmaz" yazısını farketmezsin işte buna "Aşk sarhoşluğu" buradaki o ince noktaya da bakmak ve görmek farkı denir. Bakıpta göremediğin bu çıkmaz yolda geçmişten birikenlerden kendine bir yer seçer ve sokağın başına yaklaşan yola yeni bir yol olursun artık. Sokağın bu çıkmaz sancısında geriye gitmek imkansızdır çünkü geride bıraktıkların sadece iyi anılardan ibaret değildir. Geçmişinle yüzleşmek seni bu çıkmaza hapis eden nedenleri aramak, hiç bilmediğin topraklarda altın aramaktan daha zordur çünkü hataları gömdüğün yerden bildiğin halde çıkarmak ve onları yeniden yaşamak bu sefer de "pişmanlık" kuyusunda boğulmaktır.Seni doğru bildiğin yolda yanlışa götüren bütün hataları karşındakine bahaneler bularak, suçlayarak kendini rahatlatmaya çalıştığın bu noktada da yaptığın yeni bir hata yine doğru bildiğin yolda bir yanlışla karşılaşma sürecidir. İşte buda kopan iplerini tekrar tekrar bağladığımız ilişkimizin "kısır döngüsüdür" Demek istediğim sevgilim; " Aşk yaptığın bir günahın bedelini çok ama çok acı bir şekilde ödemektir".

Başımızın üstünde yer edinenler...