Annemin küçük kızı değilim artık diye isyan etsemde çoğu zaman,aslında gerçekten kalmak istediğim yer o sıcak kucak,olmak istediğim kişi o küçük kızdı hep.Seninle bir deniz kıyısında oturup, susmanı uzun uzun dinlediğim o günden beri özlem gözyaşlarımı daha bir çok savuşturur oldu.Bir kaşık dondurmayla denedim içimdeki ateşi söndürmeyi ama gözlerimin önünde oda eridi bir süre sonra.Heycanın bir tadı vardı seninle bakkaldan gizlice çalınan bir şeker gibi, özlediğim o küçük kız olmuştum yeniden yasaklar daha bir çekici... senin kadar olmasa da beyaz atında bir prens kadar cazipti hani!Sen mahallenin yaramaz çocuğu gibiydin seni dikdörtgen bir pencerenin gerisinde karşımda ilk gördüğümde büyük bir suç işlemiş, masum gözlerinde kendini affettirmenin derdini uzun uzun taşımış ve kılıcını kuşanmış,savaşa hazır bir şovalye gibi bütün cesaretinle karşımda duruyordun.Yanılmamıştım,öyle de oldu zaten kısa ömürlü ama ağır kayıplı bir savaş verdik içimizde kazananı olmayan bir savaş kaybeden sadece bir hiçti.Hatırlarım her halinde ruhunun, dudakların hep tebessümü resmederdi yüzüne.Şimdi bende "Hoşçakal" derken sana aynı gülümsemeyi yaşatıyorum dudaklarımda ve büyüyorum bir parmak daha.
** Bu yazı çok sevdiğim bir insan içindi paylaşmak istedim.Daha doğrusu "VEDA"mı bu şekilde yapmak istedim.Dalgın ve yorgun kendisi bu aralar,bir gemi kaptanı, dümeninin başında, gideceği rotayı çok iyi bildiğinden eminim.Dalgalı denizinde kendisine iyi yolculuklar diliyorum.Zaman kendisini hiç bekletmez umarım...
** Bu yazı çok sevdiğim bir insan içindi paylaşmak istedim.Daha doğrusu "VEDA"mı bu şekilde yapmak istedim.Dalgın ve yorgun kendisi bu aralar,bir gemi kaptanı, dümeninin başında, gideceği rotayı çok iyi bildiğinden eminim.Dalgalı denizinde kendisine iyi yolculuklar diliyorum.Zaman kendisini hiç bekletmez umarım...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder